26 Mart 2014

Mucize! Vekiller uzlaştı... Millet senin derdin ne!

İnanılmaz ama gerçek! Şaka değil! TBMM milletvekilleri bir yasa konusunda birlikte hareket etme kararı aldılar. Ama bu ne Yeni anayasaya, ne sosyal sigortalar, ne eğitim, ne güvenlik, ne bilmem ne değil tabii ki!

Kendilerine tanınan haklar yetmiyormuş ki vazifelerini yapmalarına, yeni ve afili haklar vermek için kendilerine, kolları sıvamışlar. Hem de ne haklar yediden yetmişe tüm sülalelerine beşikten mezara sürecek haklar. Kim demiş padişahlık bitti diye, asıl şimdi başlıyor.

Hem "Cumhuriyet" hem de "Demokratik" olan ülkemizde kendi seçtiğimiz vekillerimize padişahlardan öte haklar tanıyıp bir de "Dokunulmazlık" vererek onlara, demokrasiye ve cumhuriyetimize bağlılığımızı gösteriyoruz.

Varsın onlar ülkenin iç kargaşalarını çözmesin, varsın onlar eğitimsiz gençliği eğitmesin, varsın onlar SGK'nın borç batağına sürüklenişini durdurmasınlar, varsın onlar teröristlerin devlete kafa tutmasına ses çıkarmasın, varsın onlar açlık sınırında yaşayan halkına refah getirmesin... İşsizlik de no problem!

Biz onlar için sokaklarda, dağlarda ve sosyal medyada birbirimizi paralar, karalar ve yaralarız. Yeter ki onların gönlü şen cepleri dolu olsun. Yeter ki Cumhuriyetimiz ve demokrasimiz var olsun.

Onlar hissetmesin milletin açlık, can güvenliği, gelecek korkularını, onlar hiç görmesin çocuklarını işsiz, güçsüz, eğitimsiz, ya da ne fark eder...

Biz onları pamuklara sarmalar sararız. Baş üstünde taşır, hep alkışlarız. Yetmezse birde Başkanlık sistemini getirir, onları başkana yaraşır vekiller yaparız. Uslu uslu kardeş kardeş çalışır bizim vekillerimiz.

Yeni haklara kuş bakışı göz atarsak;

* En yüksek maaşlı devlet memuru kadar aylık alacaklar
* Kısmi vergi verecekler
* Maaşları az olduğundan olacak yarısı kadar da yolluk alacaklar.
* En üst düzeyde devletin tüm sosyal imkânlarından faydalanacaklar
* Maaşlarını 3 aylık peşin alacaklar. Erken seçim olursa da çalışmadan aldıkları maaşları iade olmayacak.
* Eş çocuk ana baba tüm sülalenin tedavilerini meclis karşılayacak, hem de milletvekillikleri sona erse dahi.
* Allah geçinden versin hakkın rahmetine kavuştuklarında o güne kadar aldıkları yetmemiş olacak ki 12 maaş daha kalanlarına ödeme yapılacak.
* Trafikte öncelik, üstünlük, geçiş hakkı, her ne kadar hak varsa işte! Tabii ki cezasızzzzzzz.  Onları biz öderiz. Bizdensiniz abiler...
*  Ölene kadar devletin tesislerinden sonuna kadar yararlanacaklar. Bu fıkralarda olmaza bu milletin yüzü hiç gülmeyecek herhalde. Aklıma "ölene kadar mokoko" fıkrası geldi birden…
* Bu kadar imkanın yanında forsları yükselmiş olacağından protokolde de en yukarılarda yer alacaklar.
* Eş ve çocuklarına diplomatik pasaport verilecek.
* Ömür boyu Kırmızı pasaportları olacak.(Ne olduğunu tam olarak bilmiyoruz, ama vekillerimiz kendilerine layık gördü ise EYİ bir şey olmalı)
* Özgürce silah temin edip hiç bir vergi, harç v.b ödemeyecekler.

Hiç bir zümreye, hiç bir meslek gurubuna ayrıcalık tanımayıp, padişahlık düzenini yıkan meclise bakın. Milletinde olmayan ne arsa kendine hak görüp üstüne üstlük hiç sorununa karşı ortak bir çözüm de bulamayan. Eski bir bakan demişti "şu okullar olmasa ne var ki bu bakanlığı yönetmekte diye". Her halde şimdiki vekillerde "Şu meclis olmasa ne var ki vekil olmakta" diye... Vallahi sizin de işiniz çok zor. Ne çektiniz be siz bu milletten!

Bu kadar imkân bu kadar nema karşısında siz kimin vekili olacaksınız? (Yazı ile alakasız bir iç monolog)

Vekillik seçimle gelip seçimle bitmesi gereken bir hizmet yarışı değil miydi? Şimdi ne oldu? Seçimle gelen sultanlık, seçimle bitmeyen sefalık...

Bazen soruyorum bu memleket gerçekten kimin. Cefasını yüzyıllardır çeken bir milleti tüm kötülüklerin sorumlusu olarak gösterilirken dağdaki terörist dahil sefasını sürenlerin hiç yoktur kusuru.

Ey cefakâr kardeşlerim artık vekillerimiz uzlaştığına göre bıraksak diyorum birbirimizi boğazlamayı da birbirimizin boğazından alınan lokmaları kurtarsak bari çok daha geç olmadan.

(ilk yayın tarihi:09.05.2013 08:20:48)