5 Haziran 2015

Sana da mı lo lo lo......YILMAZ ÖZDİL

Normal de günde bir yazıdan fazlasını aşmamaya özen gösteriyoruz. Ancak bazen öyle anlar oluyor ki sıcağı sıcağına karalamak anlamlı oluyor.

Attığı gol olan ve tribünleri coşturan kıvrak kalemli, sert dilli yazar YILMAZ ÖZDİL linç ediliyor.... Hem de OLEYY...OLEYYYY diye coşturduğu kendi taraftarlarınca..... Suçu kendi kalesine şut atmak.... Takımı satmak.... Allah'ın sopası yok! Deyiminin hayat bulduğu son vaka.......

Yazının konusu ne dedi, ne etti değil.... "O" Kendi aralarındaki mevzu......

Bizi rahatsız eden bu vahşi LİNÇ KÜLTÜRÜ.... Hurrraaaa! Daha ne olduğunu anlamadan, sanki aynı yerden komuta ediliyormuşcusuna bir anda çullanıveriyorlar hedefin üstüne.... Asıl ürkütücü olan daha dün kol kola dolaşanlar, aynı masada muhabbete dalanlar, aynı konularda kafa yoranlar birbirine bu acımasız LİNÇİ reva görüyorlar...

Hal bu ki YILMAZ ÖZDİL ne güzel de çakıyordu ERDOĞAN ve Yandaşlarına..... O ne kıvrak zeka! O ne acımasız salvolardı bir zamanlar.... O zamanlar inanılır, güvenilir ve kaleminden doğrular akan adam bir anda;

Faşist ebleh - Satılmış dönek- Sanılmış adam - Gökçek'i mutlu eden .....vb kaleme almaya hicap duyduğumuz kayıp eden bir kalem.....

Bu Linç pek çok kaleme, sanatçıya, sporcuya, iş adamına ve kuruluşlara yapıldı. Bir toplum için asıl tehlikeli olan bu.... Asıl mahalle baskısı bu...... İşin trajik yanı bir zamanlar beraber taşlayanlar, bir zaman sonra bir birlerini taşlamaya başlıyorlar....

Bu tarz bir oluşum toplumun iletişim kanallarını bozar, tıkar; Özgürce düşünebilmeyi, ifade edebilmeyi kısıtlar; Yalanlar üzerine sahte dünyalar kurar.... Son ise kontrolsüz, acımasız ve amaçsız körü körüne düşülen şiddet sarmalı olur.....

Onun için bazı konularda değerleri olan, kuralları olan ve bunları sıkı sıkıya koruyanlar olmalıyız. Her şeyin mubah olduğu ortamlarda HERKES KAYIP eder.... Dışarıdan müdahil olanlar ise büyük bir keyif ile rezilliklerimizden kendilerine keyif ve fırsat çıkarırlar.


Saygı temel düstür olduğunda, görüşler, gönüller ayrı olsa da yaşadığımız ter, soluduğumuz hava aynı olduğundan, bu ülke/toplum da huzurlu  ve insani olur.

SOMA kazası sonrası yapmış olduğu yakışıksız yorumlar nedeni ile YILMAZ ÖZDİL hakkında yazdığımız "Bu daSana MÜSTEHAK Yılmaz...." isimli yazıda da dediğimiz gibi;

"Seni gidi seni yine laf yaramazlığı yapmadan geri duramıyor işte... Soma.... Somalı! Seni hınzır seni :(
Ama hiç komik değil... Shane on you Mr Özdil! Shame on you! (İngilizcesi de pek havalı oluyor canım...)

Bu da sana MÜSTEHAK Yılmaz...."

Alkış almak adına, taraf toplamak adına, pohpohlanmak adına her kim olursa olsun bazı değerlere dikkat edip, mümkün olduğunca insan onuruna, gururuna dokunmamalıdır.

Bizlere iyi yazarlar, iyi yöneticiler, iyi arkadaşlar lazımdır. Bizler iyi şeylere müstahak insanlarız.... Bizler birbirini linç ettirecek, birbirine kin güttürecek olanlardan uzak durmalı, hatası ile sevabı ile birbirimize tahammül edebilmeliyiz.


Yoksa yaptıklarımız bumerang gibi gelir KOT Kafamıza dank eder.... Ve o acımasız LİNÇ girişimlerinde de ilk taşı genelde omuz omuza verdiğimiz gruptakiler atar......

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder