07 Haziran 2015 seçimlerine bir
gün kaldı. Adaylar, propagandalar, şarkılar, türküler, programlar, vaatler
derken koca bir seçim süreci tamamlandı.
Artık söz BİZDE. Biz kendi
ellerimiz ile kaderimizi birilerine teslim edeceğiz. Bu teslim bir emanet, bir
görev, bir sorumluluk aslında. Ülkemizin bugünü ve yarınının vebalini 550
Vekile yükleyeceğiz.
İlk okulda bir hikaye
anlatılırdı; Birlik olmanın faydaları ile ilgili idi. Çoğunluğumuzun bir
şekilde duyduğu bu hikayede baba evlatlarına bir olmalarının önemini anlatmak
için küçük bir deney yapıyordu. Bir düzine çubuğu yan yana dizip çocuklarından
birine bu çubuklardan birini almasını ve kırmaya çalışmasını söylüyordu. Çocuk
bu denileni kolayca yapıyor ve çubuğu hiç zorlanmadan ortadan ikiye ayırıyordu.
Daha sonra geri kalan tüm çubukları bir araya toplayıp, hepsini bir anda
kırmasını söyleyince çocuk bunu başaramıyor elini incitiyordu. Bu küçük deney ile
çocuklarının BİRARADA olmasının nasıl bir güç ve dayanıklılık sağladığını, ayrı
ayrı düşmeleri halinde ise nasıl kolay kırılganlık kazandıklarını anlatarak
arzuladığı nasihati veriyordu.
BİZLERDE bu hikâyede ki gibi tek
tek birer oy olarak hiç bir etki hiç bir dayanıklık gösteremeyiz. Ne kadar
güçlü, ne kadar sıkı bir arada olursak o kadar etkili ve dayanıklı oluruz.
Parçalar ayrıldıkça zayıflar, her türlü tepkiye karşı daha kırılgan oluruz.
Bizler bu seçimde İKTİDARI
SEÇİYORUZ! Seçimler İKTİDARI BELİRLEMEK İÇİN YAPILIR!
Birilerine ders vermek,
birilerini düşürmek, birilerine ise ikramda bulunmak için SEÇİM YAPILMAZ. Eğer
bir ders verilmek isteniyorsa, o ders: İKTİDAR OLMAK İSTEMEYENE, İKTİDARI
PAYLAŞMAK İSTEYENE verilir ki bir daha çıkmasın ermeydanına bu halde.
Bizler AB'nin, ABD'nin,
İngiltere'nin, Almanya'nın refahı, huzuru için OY vermiyoruz. Bizler kendi
memleketimizi, kendi geleceğimiz için oy veriyoruz. Bizler ailemiz için,
çocuklarımız için, eşimiz için, aşımız için oy veriyoruz. Bir OYUMUZ ile bir
ömre yön veriyoruz. Bunu kimsenin çıkarı için, kimsenin küçük zaferleri için
RİSKE EDEMEYİZ. Ucunda GÜÇLÜ BİR İKTİDAR ARZUSU olmayan hiç bir silik, zayıf,
parçalı ve hedefi olmayan yola giremeyiz. Bizim böyle bir lüksümüz olamaz.
Bizim böyle bir olasılığımız olamaz.
Onun için bir olup, güçlü olup
her kimi seçiyorsak ardasında kapı gibi sağlam durup, bizler için cesurca,
şevkle ve inançla çalışmasını sağlamalıyız.
Bölen, parçalayan, güçten
takatten düşüren ve bu parçalardan ANLAMSIZ VE GÜÇSÜZ bir iktidar yaratmak isteyenlere
kanmamalıyız. Akıl ve mantığa aykırı her ne varsa DUYGULARIMZIA, HIRSLARIMZA,
ÖNYARGILARIMIZA yenik düşmeden karşı durmalı, zihnimizi ve karar alma
yetilerimizi esir almasına müsaade etmemeliyiz.
Partiler, adaylar gelir geçer.
Kavgalar, nefretler, hırslar zamana karşı yenik düşer. Ama hayat devam eder.
Biz ve sonrası nesiller için hayat tüm gerçekliği ile devam eder.
O nedenle BİR OY BİR ASIRA
BEDELDİR. Bir anlık keyif, bir anlık küçük zaferler için ve bir anlık gaflet
için koca bir ASIRI Heba etmemeliyiz.
Nasıl bir TÜRKİYE, nasıl bir
İDARE istiyorsak isteyelim, bunun için her halükarda GÜÇLÜ BİR TÜRKİYE
olmalıyız. Zayıf, geri durmuş ve kısır siyasi kavgalarla zamanını tüketen bir
ülke olamamalıyız. Rekabeti, kavgayı yine bir şekilde yaparız. Ama Ülke
idaresini zayıflatmamalı, Atılımını duraklatmamalı ve Kalkınmasına ket
vurmamalıyız.
Bizler bu seçimlerde kimseler
için değil, hırslarımız için değil, düşmanlıklarımız için değil; GELECEĞİMİZ
için, BİRLİĞİMİZ için, REFAHIMIZ için OY VERMELİYİZ.
Her şeyin çaresi bulunur. Ama
geçen zamanın telafisi yoktur, göçen ömrün telafisi yoktur. Bir OY atarken Bir
ASRI düşünüp, anlık karar vermemeliyiz. Bu hataları fazlası ile çok yaptık.
Artık yapmamalıyız.
OYLAR KENDİMİZE, GELECEĞİMİZE VE
BİRLİĞİMİZE olsun. Seçimlerde KAZANAN ÜLKEMİZ ve MİLLETİMİZ olsun.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder