Samet Aybaba yıllarını Beşiktaş'a
vermiş, Kaptanlık yapmış bir futbol adamı. Normale zıt gelecek bir seviye bu
camiada sevmeyeni ve itici bulanı çok olan değişik bir adam.
Geçen yıl en dip seviyelerde yer
alan, umutsuzluğun ve terk edilmişliğin duygusal hezeyanlarındaki Beşiktaş'ına
hiç düşünmeden balıklama Hoca olarak gelmeyi kabul etti. Öyle ki bir sezonun
sonunda şamar oğlanı olup, kariyerinin en kötü dönemlerinden birine aday olan
bir zamanda.
Herkesin kaçıp kendini kurtarmaya
çalıştığı, aman bana bulaşmasınlar da ne halleri varsa diyerek kuytularda
saklandığı bir dönemde, üstelik alenen istenmediği dillendirilen bir dönemde
"Beşiktaşk" sevgisi ile kendini attı bu kuralsız arenaya.
Ama bir kurban iken az kalsın bir
kahramana dönüşüyordu. Üstelik inanılmaz bir sakatlık furyası ve hakem hataları
da peşini bırakmazken. Herkesin acıyıp, hor göreceği bir sezon beklenirken, o
takdir edilen, oynattığı oyun keyif veren ve şampiyonluğa ramak kala geri düşen
bir takım yarattı.
Asıl bizi üzen yönetimin sezon
başında bahsettiği eski Beşiktaşlılık duruşu ve bastıra bastıra söylenilen uzun
yılların takımı için getirilen hocanın bir sezona Feda edilmesi idi. Ve ki bu
yönetim bu uğurda taraftarın sevgilisi "Queresma"yı bir kalem de silen
ve söz hakkı vermeyendi.
Samet Aybaba'nın kulüp ve
taraftar ile bizimde anlam veremediğimiz antipatik bir ilişkisi var. Ama
sezonda gördük ki bu adam dobra, başı öne eğilmeyen, işini layığı ile yapan,
laubali olmayan, Bahanelere sığınmayan, yalnız, ateş altında ve her durumda
Beşikataş'a gönülden bağlı farklı bir adam. Ama "ADAM."
Hiç yakışmadı Fikret Orman ve
ekibine bu davranış. Hiç yakışmadı Beşiktaşlılık anlayışına. Bizce bunun adına
her şeyden öte "Vefazıslık"tır en hafif şekli ile.
Burada bu büyük yanlışı düzeltmek
taraftara düşmektedir. Her konuda aktif taraf belli eden taraftar Beşiktaş'a
yakışan Vefa'yı gösterip, gitse bile Samet Aybaba'ya yapılan bu haksızlığı
telafi etmelidir. En içten bir şekilde bağrına basmalı Beşiktaş sevgisinin
sıcaklığını hissettirmelidir.
Her şey unutulurmuş, ama
yaşanılan hisler unutulmazmış. Samet Aybaba'yı böyle soğuk ve duygusuz bir
şeklide göndermemeli, ona Beşiktaş'ın sevgisinin sıcaklığını ve içtenliğini
hissettirmeliyiz. O bunu çoktan hak eden Adam gibi bir Beşiktaşlıdır.
Ve son söz Çarşı'ya: "Çarşı
Vefasızlığa karşı" demeli ve Beşiktaşk ile dolu Samet Aybaba'yı yalnız
yürütmemelidir.
(ilk yayın tarihi:21.05.2013 09:17:45)
(ilk yayın tarihi:21.05.2013 09:17:45)