25 Temmuz 2017

Kendini Anlatamamak Saçmalığı Hakkında

Yıllar boyu ağızlara sakız olmuş, milli bir deyim halini almış "Kendimizi niye anlatamıyoruz!" saçmalığı bugünlerde yine moda oldu.

Öncelikle "Kendimiz" kimiz onu bile tanımlamadan, bilmeden, farkına varmadan ezbere bir mekanizma ile devreye alınan ve gerekli gereksiz "tanımadığımız kendimizi" olanlardan sorumlu kılan bir sorgulama....

Evet nedir bu "Kendimizi anlatamama sorunumuz?". Yıllardır var olan bir sorun neden çözülemez? O kadar beceriksiz miyiz? Yoksa çok mu karmaşık bir yapıyız ve yahut (haşa!) karşımızdakilerin aklı pek mi kıt ki anlayamıyorlar? Bu son ihtimal aslında, sorunun yapısından, soruluş biçiminden dolayı doğrudan elenmekte de, biz tüm iyi niyetimizle bu ihtimalide yalancıktan göz önünde tutmak niyeti ile ekledik buraya!!!

Ne zaman ağzımızın suyu aka aka baktığımız/bakmamız istenilen medeniyetler ile bir sorun yaşasak, bizlere ne zaman ki yan gözle baksalar/kem söz söyleseler/yüksek perdeden azarlasalar ve hatta cezalandırmaya kalksalar; Bu söz kontrol edilemez bir biçimde tedavüle sokularak tüm sorunun “Kendimizi anlatamamız” olduğu klişesine yüklenmektedir.

BİRİNCİSİ ve EN ÖNCELİKLİSİ şudur ki; Anlamak istemeyene hiçbir şeyi anlatamayacağınız gerçeğidir. ÖNCELİKLE BUNU BİZİM ANLAMAMIZ GEREKECEKTİR.

Ayrıca kendi anlamadığın “GERÇEĞİ” başkasına anlatamazsın düstürundan yola çıkarak aşağıdaki konuları tam manasıyla/sindirerek anlamamız gerektiği aşikardır.

1.       “Kendimizden” kasıt nedir? Kimiz bu “Kendimiz”?
2.      “Kendimizin” nesini anlatamıyoruz? Eksik kalan/yanlış olan neresidir?
3.      “Kendimizi” kime anlatmaya çalışıyoruz?
4.      “Kendimizi” neden sürekli anlatmaya uğraşıyoruz?
5.      “Kendimizi” niye sürekli anlayamıyorlar? Anlamak için çaba sarf etmiyorlar?
6.      “Kendimizi” anlatamadığımız için mi “KENDİMİZ” olamıyoruz?
7.      “Kendimizi” anlatamadığımız için mi sürekli azarlanıyoruz?
8.     “Kendimizi” anlatamadığımız için mi dışlanıyoruz?
9.      “Kendimizi” anlatamadığımız için mi sürekli tuzaklara itiliyoruz?
10.  “Kendimiz” anlatamadığımız için mi saldırılıyoruz?
11.   “Kendimizi” anlatamadığımız için mi başımızı kaldırmamız istenmiyor?
12.  “Kendimizi” anlatamadığımız için mi sürekli olarak çifte standartlarla karşılaşıyoruz?
13.  “Kendimizi” anlatamadığımız için mi içimizdeki hainler beslenip/büyütülüp üstümüze salınıyor; Başları sıkışınca da koruma altına alınıyorlar?
14.  “Kendimizi” anlatamadığımız için mi ekonomik/siyasi/diplomatik/sosyolojik v.d suikastlara uğruyoruz?
15.   “Kendimizi” anlatamadığımız için mi dostluk adı altında her daim hançerlenip, uçurumlardan aşağıya itiliyoruz?
16.  …………… ve daha binlerce soru? Daha ne kadar bu saçmalıklara kör/sağır kalacaksınız diye yüzümüze haykıran…..

Her şey böyle alenen ortada iken daha ne kadar sürecek bu sahte oyun? Kendimiz kendimize bunu daha ne kadar anlatacağız?

Asıl sorun “KENDİMİZ” DEĞİL Mİ? Biz ne kadar kendimiziz? Tüm bu süreçler biz “KENDİMİZ” olamaya çabaladığımız zamanlarda ortaya çıkmıyor mu?

Acaba KENDİMİZ olduğumuzda bu sorulara gerek kalacak mı? Yoksa bizlere böyle kötü, haksız davrandığını düşündüklerimiz kendiliklerinden mi bizi anlamaya başlayacaklar ?

Biz KENDİMİZ olduğunda onlar mı bize yakaracaklar “Siz bizi yanlış anladınız/aslında öyle değil vb……

Nedir bu, tuzaklara düşürüldükçe, haksızlığa uğradıkça, düşmanca saldırılara maruz kaldıkça,çifte standartlarla uğraştıkça, kafası hep aşağıda tutulmak istedikçe “Kendimizi anlatamıyoruz” saçmalığı….. Neyi kime anlatacağız…..

Her şeyin en iyisini, en bilimselini, en doğrusunu bilen bu medeniler mi bizi yanlış anlayacak, bizi tanımayacaklar…… Tamamı ile martaval….. Neden her şeyi onlar bize en üstün en geçerli biçimi ile anlatıyorlar da bir bizi anlamakta bu kadar acizler…. Hem niye bu zor görev bize düşüyor…. Kendi kendini anlatmak! Daha kim olduğunuzu biliyor musunuz ki, anlatmaya kalkıyorsunuz! Kim olduğunuzu bilseydiniz acaba böyle bir saçmalığın içinde debelenip durur muydunuz?

Bizim kimseye KENDİMİZ anlatacak durumumuz yok! Bizim tek yapmamız gereken KİM OLDUĞUMUZU idrak etmek ve ona göre davranmaktır. Biz yeter ki kim olduğumuzu unutmayalım, kim olduğumuz konusunda yanılmayalım, işte o zaman herkes gayet açık/net/anlaşılır bir biçimde bizi tanıyacak ve bileceklerdir. İşte o zaman böyle saçma sapan bir soruyu ağzımıza sakız etmeyecek yolumuza KENDİMİZ gibi devam edeceğiz. Ve geçtiğimiz yollarda herkes KİM OLDUĞUMUZU attığımız adımlardan gözü kapalı bilecek?

Artık “Kendimizi anlatamıyoruz” ezikliğinden kurtulup, kim olduğumuzu hatırlamak ve hatırlatmak zamanına gelmiş bulunmaktayız…. Bırakın bu ezikliği ve KENDİNİZE GELİN…. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder