21 Nisan 2015

300 - 500 Ölüyorlar! Kimsenin ruhu duymuyor....

Bir hafta içinde Peş peşe 3 gemi Akdeniz’de battı. Sıra ile 400 - 700 - 300 civarı kişi kayboldu şeklinde haber bültenlerinden geçti gitti.

Kurtarma diye kameralara yansıyan ve çoğunluğu kıt kaynaklar ile gönüllülük esası ile yapılan çabalarda ekranlara battaniyelere sarılı ve gözlerine yapışmış kalmış korku ve çaresizlik içindeki kurbanlar yansıdı. Kimi yaşlı, kiminin kucağında bebeler, kimi hasta yada sakat birbirinden çaresiz ve korkmuş canlar.... Kimsenin aklına kayıp olarak adlandırılan binlerce kişinin akıbetleri gelmiyor bile.

Denizlere bu kadar sayıda atık madde dökülse ortalığı ayağa kaldıracak olan kurumlardan ses yok! Demek oluyor ki insan cansız insan bedenleri denizleri kirletmiyor.

En duyarlı diye geçinen basın yayın organları, Şovlarla dünyayı kurtardığını sanmamızı isteyen çevre örgütleri, Hangi tür milletlerden birleştiği ve hangi tür milletlere faydası olduğu bilinmeyen BM sadece olayın kayıtlara geçmesinden ve bir kaç satır bilgi notu ile bu kazaları kapatıyorlar.

Bilmem kimin kocaman poposu, bilmem kimin milyon dolarlık arabaları ya da bilmem kaçıncı kraliçenin dükünün anne karnında can bulan ceninleri kadar yer tutmuyorlar gündemlerde bu kurbanlar.

Çünkü ekonomik değerleri yok (kaçakçıların kazançları dışında), reytingleri yok ve diploması de bir karşılıkları, pazarlığa, şantaja değecek ağırlıkları yok.

Onlar bu dünyanın değersizleri, fazlalıkları..... Belki de yaşadıkları topraklardan bilinçli olarak sökülüp, topluca Akdeniz’in karanlık sularına dökülüyorlar.

Nijerya'da kaçırılan 200 kız için ABD başkanının eşi bile ortalığı ayağa kaldırırken, bilmem ne hastalığı için kafalarından aşağı kova kova buzları dökerlerken göz göre göre bir hafta içinde Akdeniz’e gömülen 1400'den fazla kişi için hiç kimse bir şey yapmıyor. Kendiliklerinden bile!!!!

Bir kez daha anlaşılıyor ki her ne konuda bir şeyler gündeme gelip, kampanyalara, krizlere ve gösterilere, hatta savaşlara konu oluyorsa kesinlikle görünen insanı kaygılarla değil tamamen çıkara dayalı nedenler ile olmaktadır. Kamuoyu sadece çeşitli şovlarla, yalanlarla buna destek olması için dolduruşa getiriliyor.

Ve bu şovları yapanların içinde gram insanlık, gram vicdan olmadığından, binlerce kişinin Akdeniz'deki katledişlerine sesiz/duyarsız kalmaları mümkün olabiliyor.

Hani ülkemizde de maden kazaları, Nükleer santral kurulmaları, Hidroelektrik projeleri ve pek çok azınlık hakları konusunu gündeme getirenler niye bu konuda suskunlar.... Ya da 1915'lerde yaşanmış olaylar için ne yapacağını nasıl destek olacağını şaşıranlar nasılda gözlerinin önündeki katliamlara kör kalabiliyorlar. Nasıl mı? Çünkü bu konu ile birilerine zarar veremeyecekler, birilerinden nemalanmayacaklar da ondan. Tek motive edici şey birilerine zara vermek veya birilerinden fayda sağlamak. Onun dışındaki her şeyleri yalan......

Bakın görün Medyaya Kimin poposu daha değerli, daha gösterişli ve şehvetli.... Kiminse hayatı değersiz ve sahipsiz....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder