10 Aralık 2014

Hiç birşey de gözüm yok

Yine aynı koro! Linç etmekten vakit bulduklarında en büyük meşgalelerinden ikisi ile oyalanıyorlar, oyalıyorlar: Beğenmezuk, istemezuk repertuarı ile.

Yavuz Bingöl ve Alev Alatlı'yı linç ettikten sonra, üstüne afiyetle Osmanlıcayı yutuvermeye çalışıyorlar. Ama bazı şeyler değişti. Artık öyle kolayca yeyip yutamıyorlar. Ya lokmalar büyüdü, ya ağızlar büzüldü!

Ülkenin binlerce yıllık köklerini söküp atamadılar bu memleketten. Körün fil tarifi gibi tuttukları şeyi fil sanıp yanıldılar. Bilemediler ki bu devasa milleti ne görmeye ne de anlamaya yetecek kapasiteleri var idi.

Bu ülkede nerde ise beşikten başlayarak İngilizce, Almanca, Rusça, İspanyolca ve aklımıza gelebilecek irili ufaklı diller okullarda öğretilirken ve hiç birimizde doğru dürüst öğrenemezken ses çıkarmayanlar, Osmanlıca öğretilecek deyince kuduruyorlar. Bunu hangi lisanla anlatırsanız anlatın, mantık dahilinde hiç bir dimağa inandırıcı bir şeyler diyemezsiniz.

Hadi diyelim ki köklerle ilgili sorununuz var, ama diğer yandan bilim, sanat, tarih ve daha onlarca alanda bir bilgi deryasına sırtınızı nasıl dönersiniz. Her şeyinizin yalan yanlış olduğu bir inanç ve eğitim sisteminizde öyle bilim, sanat, tarih v.d Yunan mitolojisine, Yunan felsefesine dayanmıyor.

Fenden, astronomiye, tıptan mimariye, matematikten fiziğe, hukuktan sosyolojiye ne varsa köklerini İslam coğrafyasından, Selçuklu'nun, Osmanlı'nın hüküm sürdüğü topraklardan alıyor. Ve inanamayacaksınız ki bu eserlerin tamamı sırt döndüğünüz, yasak koyduğunuz Arapça, Farsça ve Osmanlıca. Ve daha ilginci ise bu eserlerin neredeyse tamamı, O ağzı açık hayranlıkla takip ettiğiniz Batı üniversitelerinde temel kaynak olarak el üstünde tutuluyor.

Onun için sizlere demek farz ki;

Bre Zındıklar,
Bre Gafiller,
Bre Cahiller!

Siz herkesi kendiniz gibi, yabancı hayranı mı sandınız?
Yedi ceddine söven mi sandınız?
Köklerine sırtını dönen mi sandınız?
Ele karşı el pençe divan durup, kendi özüne edepsizlik yapar mı sandınız?

Ellerin şapşalına hizmet edip, Kendi aliminize nanik yaptınız. Milleti yaban ellerde sessiz, sözsüz bırakıp, geçmişin muhabbetinden kopardınız.

Her şeyinizin yalan, iftira ve yaban olduğu dünyanızda, memleketi yıllarca bu boşlukta, bu yoklukta oyaladınız.
Yeter artık sövdüğünüz! Yeter artık kırıp döktüğünüz! Yeter artık yok saydığınız! Artık güçte sözde milletindir. Ona hürmet etmeyen, ona biat etmeyenin ne hükmü vardır ne de sözü artık!

Atatürk'ün dediğin gibi, Hakikaten ve Hakkakten; "EGEMENLİK KAYITSIZ ŞARTSIZ MİLLETİNDİR"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder