Dün bir haber bizleri epey
şaşırttı. Bilal Erdoğan, Okçuluk Vakfı tarafından düzenlenen bir turnuvanın
açılışında Ok attı. Şaşırdığımız Bilal Erdoğan’ın ok atması değildi.
Bizler aylardır Okmeydanı'nda ki
gösteriler ve üzücü haberler ile içli dışlı olduk. Okmeydanı denilince aklımıza
Molotof kokteylleri, Kırmızı bandanalı gençler, kısa şortları ile polise taş
atan çocuklar,Akrepler, taşlar, Gaz bombaları,yangınlar, barikatlar ve ölen
insanlar geliyor....
Bu olayların boğucu sıkıntısı
içinde bizleri tebessüm ettiren ve üzerine bir yazı yazmaya niyetlendiren bir
olayda Okmeydanı sokaklarında meydana geldi.
Yine taşlı, sopalı, molotoflü sokak gösterilerinin bir tanesinde alışılmış, rutin saldırılar polis
kontrolünde denetimli olarak yapılırken, göstericilerden biri elindeki molotof
kokteylini yanlışlıkla bir evin balkonuna fırlatıyor ve orada yangın çıkıyor.
Bu olayı aklımızda unutulmaz kılan ve yüzümüze bir tebessüm getiren Akrepteki
polisin anosu oluyor;"Gerizekalı,
doğru dürüst atsana şunu!"....
Gel de kahkaha atma, bu olsa olsa
bizde olur deme... Polis için monotolf atılması rutine binmiş ve kabul görmüş,
onun kızdığı adam gibi atılmaması olmuş. İnanılmaz olan göstericiler de bu
sitemi haklı görmüş olmalı ki bir tepki vermemişler, polisin arzuladığı
istikametlerde atışlarını sürdürmüşlerdi. Belki de o atışı atan arkadaşlarını
fırçalamışta olabilirler.
Oyun oynar gibi, yüzlerce
çocukluğunu yaşayamamış kitle, Okmeydanı'nda gönüllerince işte böyle
eğleniyorlarmış gibi geliyor yaşananlar.
Bu olay üzerine çok yakında
düzgün Molotof atma kursları açılırsa, hatta poliste eğitmenlerden olursa hiç şaşırmam
diye iç geçirmiştim. Ne de olsa ülkemizde her şey sonuç odalı değil mi?
Başarıya endeksli değil miyiz. Atacaksan molotofunu adam gibi atacaksın yani!
İşte bu zamanlarda dünkü olaya
geçiş böyle oldu. Okmeydanı'nda Molotof atma kursu henüz açılmamış ancak orada
yıllardır Okçuluk sporu üzerine eğitim veren, turnuva düzenleyen bir Okçuluk
Vakfı olduğunu öğrendik. İnanılmaz şaşırdık. En çok ta bu Vakfın merkezin
Okmeydanı'nda olması şaşırttı bizi.
Bu haberden sonra OK olayı
üzerinden alaylı, imalı, küçümseyen ve hatta kötü bir şeymiş gibi gösteren bir
yazı bombardımanı bekledim blogta, ancak yetişmemiş olacak ki beklediğim
yazıları hemde manşetten bu sabah gördüm. Ve öğrendim ki "Okçuluk zararlı
ve yasaklanmalı... Herkes Molotof atmalı diye!" Bu da blogun usta
kalemlerinin bize küçük bir armağanı!
"Ya Hak" diye Bilal
Erdoğan'ın elinden fırlayan ok ile "Kahrolsun Devlet" diye fırlayan
Molotof'un aynı meydanlarda olması kadar güzel tanımlayamaz hiç bir şey
ülkemizde yaşananları herhalde. Burada kimin nerde duracağı ve hangisine taraf
olacağı sorunun kaynağı. Seçimler, kavgalar ve neticeler OK ile Molotof
arasında iki tercih.
(ilk yayın tarihi:29.05.2014 13:13:52)
(ilk yayın tarihi:29.05.2014 13:13:52)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder